Buğday başak olmadan önce kar altında bekler,

Her geçen gün güneşi özler.

Onu görmeden hayata döner,

Güneşi görünce sevdası artar.

Her geçen günse hasattan korkar.

23 Mayıs 2011 Pazartesi

Kalbime;

Kalbime;

Suskun kalmayı başarabileceğine inanıyor musun? İçimde olan sensin ve canımı yakıyorsun. Senin içinde olan da, kendi içini ne denli yakıyordur. Benimle en çok uğraşansın. Ölümüm elinden mi olacak?

Beynime;

Mantıkla mı yürür her şey? Olan bitenlere hep bir öğüdün mü olmalı ki! Neden umarsızsın bu kadar. Oysa hiçbir şey ilk anda olamıyor istediğin gibi değil mi.

Dilime;

Uygun zamanda uygun şeyleri söyleyemediğin için asıl suçlu sen olmalısın. Söyle bakalım diyeceğim ama bana bile diyebilecek uygun sözün yok keşkelerden başka.


Gözlerime;

Her şey ama her şey senle başlıyor. Peki neden suçsuzmuş vede asıl acıyı sen çekiyormuş gibi gözyaşı döküyorsun.

Gözyaşlarıma;

Hep acıyla gelen, sevinçlerime tezat kalansın. Olsun yinede sıkıntıya sebep olan duyguyu içimden atmaya yardımcı olanım, yokluğun dayanılmaz olurdu.

Ellerime;

Kendi başına bir şeyler yapmaya çalışan ama hep işleri yanlış yola sokan. En az kalbim kadar sana da kızgınım.

Son olarak ruhuma;

Yokluğunla bitecek tüm kederim. Sen yoksan kalbim ne ister, aklım ne dilerde dilim ne söyler.



Osman Şimşek
23.05.2011/00.09

3 yorum:

  1. hep işleri yanlış yola sokan "sen" desen daha güzel olacak bence :)

    YanıtlaSil
  2. Bu yorum yazar tarafından silindi.

    YanıtlaSil
  3. Her şey ama her şey SEN le başlıyor.

    YanıtlaSil